SANKİ RAPORLARI
KENDİLERİ YAYINLAMADI
Devletin Fethullah raporu Radikal-22 Haziran 1999
"İlk kez MGK'ya katılacak hükümet üyeleri için brifing hazırlayan Genel Sekreterlik, Gülen grubu hakkındaki gizli ve ayrıntılı raporunu sunacak."
MGK'da zor gün Hürriyet-23 Haziran 1999
"Fethullah Gülen depreminin ardında bugün toplanacak MGK'da, başbakan, başbakan yardımcıları ve bakanlar rapor bombardımanına tutulacak."
Gülen büyük tehlike Cumhuriyet-22 Haziran 1999
"Genelkurmay raporunda Fethullahçıların hedefleri, stratejisi ve yapısı irdelendi."
Hedefiniz ordu Sabah-21 Haziran 1999
"Batı Çalışma Grubu'nun 28 sayfalık raporunda Fethullah Gülen'in ordu ve polise özel bir önem verdiği vurgulanıyor. Raporda, Gülen'in bu iki kurumla ilgili taktiği şöyle anlatılıyor."
MGK'ya 3 rapor Star-22 Haziran 1999
Rapor ortada kaldı
MGK, Genelkurmay ve Başbakan'dan sonra Cumhurbaşkanı da
medyada yer alan Gülen'le ilgili raporun devletin zirvesine gitmediğini
açıkladı.
Ecevit'ten rapora çifte yalanlama
Başbakan Bülent Ecevit, Peygamber ve dine hakaret içeren raporun Milli Güvenlik Kurulu toplantısına sunulduğu iddiası ile ilgili olarak, "Bu yalanı hala sürdürmeye kalkışanların çok kötü niyetli oldukları belli." dedi. Bülent Ecevit, dün sabah Başbakanlık'a gelişi sırasında gazetecilerin sorusu üzerine, dine hakaretler içeren raporun MGK'ya sunulduğu şeklindeki haberlerin yalan olduğunu söyledi. Başbakan Ecevit, "Bize kesinlikle Silahlı Kuvvetler'den, Milli Güvenlik Kurulu'na bazı yayın organlarında belirtildiği şekilde bir rapor gelmiş değildir. Bu yalandır." şeklinde konuştu.
Daha sonra Ecevit, Başbakanlık'tan ayrılırken yine gazeteciler konuyla ilgili soru sormak istediler. Ecevit, soruları beklemeden, "Yine bu raporsa, tekrar söylüyorum: Yalan. Gerçekle uzaktan yakından hiçbir ilgisi yok. Bu yalanı hala sürdürmeye kalkışanların çok kötü niyetli oldukları belli." diye konuştu. Ecevit, 57. hükümetin insan hakları ile ilgili ne gibi çalışmalarının bulunduğunun sorulması üzerine, "Hükümet, Meclis çalışmaları hızla yürüyor. Elbette insan hakları ile ilgili konular da Meclis ve hükümet gündemine gelecek." şeklinde karşılık verdi.
Bazı kanun tasarılarının haber verilmeden Meclis'e sunulması nedeniyle Devlet Bahçeli'nin rahatsızlık duyduğu haberleri için ise Başbakan Ecevit, "O konuda Bakanlar Kurulu'na bilgi veriliyor." dedi. ANKARA / ZAMAN
Demirel de 'yok' dedi
Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, Fethullah Gülen'le ilgili olduğu iddia edilen ve dine ağır hakaretler içeren raporun son Milli Güvenlik Kurulu toplantısına gelmediğini bildirdi. Demirel, "Bahsi geçtiği şekilde devletin sorumlu makamlarına ve bu arada MGK seviyesine ulaşmış, orada okunmuş bir rapor yoktur." dedi.
Cumhurbaşkanı Demirel yaptığı yazılı açıklamada, MGK'nın bir anayasa kuruluşu olduğunu ve devletin milli güvenlik siyasetinin tayini, tespiti ve uygulaması ile ilgili kararları aldığını bildirdi. Kurulun her toplantı sonunda alınan kararlar konusunda kamuoyunu bilgilendirdiğini, bunun dışında yapılan açıklamaların MGK'yı bağlamayacağını ifade eden Demirel, son MGK toplantısında dine hakaretler içeren raporun gündeme gelmediğini kaydetti.
Cumhurbaşkanı Demirel'in yazılı açıklaması şöyle: "Hal böyle iken birtakım senaryo ve hayal mahsulü haberler ortaya çıkarılmakta, bunlar gerçekmiş gibi kabul edilip, medyada tartışmalar yapılmakta, çok yanlış yargılara varılmaktadır. Milli Güvenlik Kurulu, demokratik, laik ve sosyal bir hukuk devleti olan Türkiye Cumhuriyeti'nin ülkesi ve milleti ile bölünmez bütünlüğünü her şeyin üzerinde gözetir. Nüfusunun yüzde 99,5'i Müslüman olan milletimizin temel hak ve hürriyetleri arasında bulunan din ve vicdan hürriyetinin teminat altında olması da laikliğin ilkelerindendir. Bunun doğal gereği olarak halkımızın dini inançlarına saygının zedelenmesi düşünülemez. Ancak, halkın dini duygularının istismarı ve bunun demokratik, laik Cumhuriyet'i zaafa uğratacak hale getirilmesine hiçbir şekilde göz yumulamaz. " ANKARA / ZAMAN
HAİN SENARYO
Uydurma
raporlarla TSK'yı din düşmanı göstermeye çalışanların oyununu asker bozdu.
Basına yazılı cevap
Medyada yayınlanan ve TSK'nin olduğu ileri sürülen raporlar TSK'nın
değildir.
Kasetlere yalanlama
Basının uydurduğu raporların hiçbiri MGK'da görüşülmemiş; kimseye kaset
verilmemiştir.
MGK'dan da açıklama
MGK gündemiyle ilgili yazılı ve görsel basında çıkan haberlerin gerçekle
ilgisi yok.
Ecevit:
MGK'ya gelmedi
Başbakan Bülent Ecevit, MGK toplantısına herhangi bir roporun
gelmediğini söyledi.
Ordu din düşmanı değildir
Genelkurmay Başkanlığı, günlerdir sahte raporlarla, Türk Silahlı Kuvvetleri'nin din düşmanı gibi gösterilmek istenmesine sert tepki gösterdi. Genel Sekreterlik'ten yapılan açıklamada, "Türk Silahlı Kuvvetleri'ni din düşmanı gibi gösteren bazı uydurma raporlar yayımlamıştır." denilerek, bu haberlerin, halkın TSK'ya olan güvenini sarsmayı hedeflediğine dikkat çekildi.
Kimseye kaset verilmedi
TSK'nın irtica ile mücadelede yasal platformdan ayrılmadığı vurgulanan açıklamada, şu görüşlere yer verildi: "Basın ve yayın kuruluşlarında tamamı veya alıntıları yayımlanan raporların hiçbiri Türk Silahlı Kuvvetleri tarafından hazırlanmamış, Milli Güvenlik Kurulu dahil herhangi bir platformda gündeme getirilmemiş ve bu konu ile ilgili bir kaset verilmemiştir."
MGK haberleri de yanıltıcı
MGK Genel Sekreterliğince de yapılan haberlerin yanıltıcı olduğuna işaret edilerek, "MGK toplantıları ve MGK Genel Sekreterliği ile ilgili olarak son günlerde, yazılı ve görsel basın organlarının bazılarında eksik, yanlış ve yanıltıcı; bazılarında ise, halkın dini duygularını tahrik etmeye yönelik gerçekle hiçbir ilgisi olmayan haber ve yorumlara yer verildiği saptanmıştır." denildi.
Başbakan da
yalanladı: MGK'ya rapor gelmedi
Medyada, "MGK'ya sunulan
rapor" şeklinde tefrika edilen küfür raporunun, Genel Kurmay Başkanlığı
tarafından dün resmen yalanlanmasından sonra, bir başka yalanlama da Başbakan
Bülent Ecevit'ten geldi. Başbakan Bülent Ecevit, MGK'ya böyle bir raporun
sunulmadığını açıkladı.
Ecevit, dün Başbakanlık'tan ayrılırken bir gazetecinin, "Gazetelerde dine ve peygambere ağır hakaretler içeren bir raporun Milli Güvenlik Kurulu'na sunulduğu yönünde haberler var. Böyle bir rapor size geldi mi?" sorusuna, "Hayır. Kesinlikle gelmedi" şeklinde cevap verdi.
SÇG de yok
Dünkü Bakanlar Kurulu'nun gündeminde de son tartışmalar yer aldı. Kulislere yansıyan bilgilere göre Başbakan Bülent Ecevit, toplantı öncesinde yaptığı açıklamada da, devletin hiçbir biriminde Sivil Çalışma Grubu(SÇG) isminde bir oluşumun bulunmadığını bildirdi.
Başbakan Ecevit, Bakanlar Kurulu'nun hemen başında "Strateji belgesi için görev SÇG'de" başlıklı haberlere göndermede bulunarak bakanlara "Gazetelerde gözüme ilişti, belki sizin de dikkatinizi çekmiştir. Araştırdım, Başbakanlık bünyesinde böyle bir kuruluş yok. Diğer kurumları tarattırdım yine bulamadım. Ayrıca, böyle bir belgeye de rastlamadım." dedi.
Bilindiği gibi Başbakanlık bünyesinde görev yapan Başbakanlık Takip Kurulu bulunuyor. Takip Kurulu, Batı Çalışma Grubu (BÇG)'na parelel kamuoyunda SÇG olarak da adlandırılıyor. Ecevit'in bu sözlerinin, "strateji belgesi" tartışmalarına açıklık getirme amacını taşıdığı yorumları yapıldı.
Telekulak'a dikkat
Dünkü
bir başka konu da telekulak çetesinin durumuydu. Hükümet telekulak olaylarının
tekrar etmemesi için acil tedbir alınması kararlaştırdı. İçişleri Bakanı
Sadettin Tantan, olayların ciddiyetine üzerinde durarak, geçtiğimiz dönemde
Meclis'e gelen ancak kadük kalan tasarıların bir an önce yeniden ele alınması
gerektiğini söyledi. Tantan, yasal dinlemenin nasıl yapılabileceğine dair kesin
şartların ortaya konması gerektiği üzerinde dururken, Adalet Bakanı Hikmet Sami
Türk konunun hassasiyetine dikkat çekti. Türk, konuya insan hakları ve
uluslarası normlar açısından yaklaştı. ZEKAİ ÖZÇINAR/EMRAH ÜLKER / ANKARA
"MGK toplantısında masaya yatırılacak çok kapsamlı bu üç raporda Fethullah Gülen ve cemaatiyle ilgili müthiş iddialar var." Düzmece raporla Gülen'e saldıran medya, Genelkurmay'ın, 'söz konusu raporun kendilerince hazırlanmadığı ve MGK'da gündeme gelmediği' açıklamasını adeta görmezden geldi.
Uzun zamandır saplantılı bir rapor furyasına kapılan medya, yapılan en üst düzey açıklamalar, yaşanan onca olumsuz tecrübelere rağmen rapor sevdasından bir türlü vazgeçmiyor. Medyanın günlerdir her satırından bir manşet (Bkz. Sabah'ın 'Fethullah'ın ölüm komandoları' manşetine), her paragrafından ana haber bültenlerinde dakikalarca süren haber malzemesi çıkardığı sahte raporların Genelkurmay Başkanlığı, MGK ve bizzat başbakan tarafından henüz yalanlandığı saatlerde bile, yeni rapor haberleri televizyonlarda arz-ı endam edebiliyor. (Bkz. Star televizyonunun 25 haziran ana haber bülteni anonslarına: Star Haber, irtica hakkında asıl raporu ele geçirdi.)
Çek bir infaz; yargısız
olsun
Hukuk devletinin en bariz özelliklerine saygı ve hassasiyet göstermeyen karanlık odaklar ve medyadaki uzantıları, henüz hakkında soruşturma bile açılmamış kişi ve kuruluşlar hakkında yargısız infaza varacak karalama kampanyaları yürütmekten çekinmezken, bu kirli oyunlarına ülkemizin en muteber ve güvenilir kurumlarını alet etmekten de geri kalmadılar. Mal bulmuş mağribi gibi sarıldıkları rapor, ilgili ve tam yetkili kurumlar tarafından ardı ardına yalanlanınca medyamız, adeta 'üç maymunu' oynar bir tavır sergileyerek sayfalarında bu açıklamalara kerhen yer verdiler. Günlerdir her satırından bir manşet ürettikleri raporun, sahte olduğunun en yetkili kurumlarca açıklanması, yoksa manşetlik bir değer taşımıyor muydu?
Medyada yer alan raporlarla ilgili haberleri "Basın ve yayın kuruluşlarında tamamı ve alıntıları yayınlanan raporların hiçbiri, Türk Silahlı Kuvvetleri tarafından hazırlanmamış, Milli Güvenlik Kurulu dahil herhangi bir platformda gündeme getirilmemiş ve bu konu ile ilgili bir kaset verilmemiştir." şeklinde yalanlayan Genelkurmay Başkanlığı'nın, TSK'nın irtica ile mücadelesini anayasanın ve yasaların kendine verdiği görev ve yetkiler çerçevesi içinde kalarak tamamen yasal platformda sürdüreceğini ifade etmesi tartışmalara son noktayı koyarken, medyamız bir utanç döneminin bütün vebalini karanlık tarihine kaydetmekle kaldı.
İlkel savunma düzenekleri
Medyanın genel olarak, psikolojide en ilkel savunma düzenekleri olarak kayda geçen bastırma (olmamış gibi davranma) ve yansıtma (başkalarına yönlendirme) gibi teknikleri kullandığı dikkat çekti. Uzmanlar, bu tür savunma düzeneklerine genelde paranoidlerde rastlanıldığını; irade dışı kullanımının nispeten mazur görülebileceğini; ancak kasıtlı ve manipülasyon amaçlı tavırların olayın vahametini büyüteceğini vurguluyorlar.
Cumhuriyet gazetesi, Genelkurmay yalanlamasını görmezden gelirken dün birinci sayfadan 'Laikliğin teminatıyız' başlığı ile Ege Ordu Komutanı Orgeneral Doğu Aktulga'nın açıklamalarına yer verdi. Hürriyet ise tam bir çaptırma ve saptırma örneği sergileyerek raporun yalanlandığı Genelkurmay Başkanlığı açıklamasını 'Genelkurmay Başkanlığı şeriatçı basının yayınlarını yalanladı.' şeklinde yansıttı. Rapor haberlerini günlerce manşetten veren Hürriyet, yalanlama haberini birinci sayfadan görmedi ve iç sayfalarda 'Askerler dinci basını sert eleştirdi.' şeklinde verdi.
Sıradan habermiş gibi...
Radikal gazetesi yalanlama haberlerini son derece sıradan bir habermiş gibi oldukça silik bir başlık ve iç sayfalarda küçük bir şekilde verdi: "MGK: Yanıltıcı haberler verildi: Genelkurmay Başkanlığı ve MGK Genel Sekreterliği'nden yapılan açıkalamada, basın yayın organlarında yer alan Fethullah Gülen'e ilişkin raporla ilgili haberler yalanlandı." denildi.
Raporun her satırından neredeyse bir manşet üretmeyi başaran Sabah, yalanlama haberlerini birinci sayfada 'Genelkurmay'dan sert açıklama' başlığı ile küçücük girdi. Sabah da bir çarpıtma örneği vererek açıklama sanki sağ basına yapılmış gibi yansıttı. Haberde "Genelkurmay Başkanlığı tarafından dün akşam saatlerinde sert bir açıklama yapılarak bazı basın ve yayın organlarının Türk Silahlı Kuvvetleri'ni din düşmanı gibi gösterdiği belirtildi." denildi.
Açıkladığı raporlarla kamuoyunu yönlendirmeye kalkan Star gazetesi ise Genelkurmay açıklamasını üçüncü sayfadan vererek gözlerden kaçırmak istedi. 'Sert mesaj' başlıklı haberde yayınlanan raporların Genelkurmay Başkanlığı ile bir ilgisinin olmadığı ifade edildi. M. ERKAN ACAR / İSTANBUL
Genelkurmay
ve MGK, televizyon ve gazetelere servis yapılan raporların hiçbirisiyle
ilgilerinin olmadığını açıkladılar. Genelkurmay ve Milli Güvenlik Kurulu, bir
haftadır gerçek dışı haberler yapan gazete ve televizyonlara gerekli cevabı
yaptığı bir açıklama ile verdi.Genelkurmay Başkanlığı medyada yayınlanan rapor
ve kasetlerin kendileri tarafından hazırlanmadığını açıkladı. Başkanlık bu
raporların MGK veya başka bir platforma da sunulmadığını belirtti.
Genelkurmay Başkanlığı dün akşam saatlerinde
yaptığı açıklamada basında 'TSK raporu', 'Genelkurmay raporu' adı altında
yayınlanan raporların gerçekle hiçbir alakasının olmadığını açıkladı.
Açıklamada "Türk Silahlı Kuvvetleri'nin (TSK) irtica ile mücadelesini
anayasanın ve yasaların kendisine verdiği görev ve yetkiler çerçevesi içinde
kalarak, tamamen yasal platformlarda sürdürdüğü" belirtilerek,
"Basın-yayın kuruluşlarında tamamı veya alıntıları yayınlanan raporların
hiçbiri Türk Silahlı Kuvvetleri tarafından hazırlanmamış, Milli Güvenlik Kurulu
dahil herhangi bir platformda gündeme getirilmemiş ve bu konuyla ilgili bir
kaset verilmemiştir." denildi.
Genelkurmay Başkanlığı Genel
Sekreterliği'nden yapılan yazılı açıklamada, son zamanlarda bazı basın ve yayın
kuruluşları tarafından "Türk Silahlı Kuvvetleri'nin irtica konusunda Milli
Güvenlik Kurulu'na rapor sunduğu" ve "bazı televizyon kanallarına
kaset verdiği" şeklinde haber ve yorumlar yayınlandığına dikkat çekilerek,
bunların "gerçek dışı, maksatlı haber ve yorumlar" olduğu ve
"üzüntü ile izlendiği" kaydedildi. Açıklamada daha sonra şöyle
denildi: "Türk Silahlı Kuvvetleri irtica ile mücadelesini anayasanın ve
yasaların kendine verdiği görev ve yetkiler çerçevesi içinde kalarak, tamamen
yasal platformlarda sürdürmektedir. Basın ve yayın kuruluşlarında tamamı veya
alıntıları yayınlanan raporların hiçbiri Türk Silahlı Kuvvetleri tarafından
hazırlanmamış, Milli Güvenlik Kurulu dahil herhangi bir platformda gündeme
getirilmemiş ve bu konuyla ilgili bir kaset verilmemiştir. Ayrıca bazı basın-yayın
organları daha da ileri giderek, Türk Silahlı Kuvvetleri'ni din düşmanı gibi
gösteren bazı uydurma raporlar yayınlamıştır. Bu şekilde, gerçek dışı,
kışkırtıcı ve maksatlı haberlerle kamuoyunu yanlış bilgilendirerek ve
yönlendirerek, halkın Türk Silahlı Kuvvetleri'ne olan güvenini zedelemek ve onu
yıpratmak gayretleri içinde bulunan genel ve mesleki ahlak değerlerinden yoksun
ve seviyesiz kişi ve kurumların gerçek niyet ve maksatlarının ne olduğu sağduyu
sahibi vatandaşlarımız tarafından çok iyi bilinmektedir. Türk Silahlı
Kuvvetleri, anayasanın ve yasaların kendine verdiği görev ve sorumluluklar
çerçevesi içinde kalarak her geçen gün daha da artan bir azim ve kararlılıkla
laik cumhuriyetin ve ülkenin bölünmez bütünlüğünün teminatı olmaya devam
edecektir."
Yanlış ve yanıltıcı haberler
Öte yandan Milli Güvenlik Kurulu (MGK) Genel
Sekreterliği, MGK toplantıları ve MGK Genel Sekreterliği ile ilgili olarak,
yazılı ve görsel basın organlarının bazılarında eksik, yanlış ve yanıltıcı,
bazılarında ise halkın dini duygularını tahrik etmeye yönelik gerçekle hiçbir
ilgisi olmayan haber ve yorumlara yer verildiğini bildirdi. MGK Genel
Sekreterliği'nden bu konuda yapılan yazılı açıklama şöyle: "2945 Sayılı
MGK Kanunu gereği, MGK toplantılarında görüşülen konular hakkında gerekli ve
yeterli açıklamalar basın bildirisi ile kamuoyuna duyurulmaktadır. Buna rağmen,
Milli Güvenlik Kurulu toplantıları ve MGK Genel Sekreterliği ile ilgili olarak,
son günlerde, yazılı ve görsel basın organlarının bazılarında eksik, yanlış ve
yanıltıcı, bazılarında ise halkın dini duygularını tahrik etmeye yönelik,
gerçekle hiçbir ilgisi olmayan haber ve yorumlara yer verildiği
saptanmıştır."